Bizimkiler Erdal Özyağcılar

Bizimkiler Erdal Özyağcılar

Şükrü bey, Nazan hanımın eşi, Ali ile Bilge'nin babası beyefendi, işten işe atlayan çocuk ruhlu birisi

Bir Neslin Babacan Abisi1989-1997 yılları arasında şükrü karakterine Bizimkiler dizisinde hayat vermişti.

4,873
Görüntülenme
1
Replik

Karakter Hikayesi

Bizimkileri Sevilen Yüzü Şükrü Bey

Erdal Özyağcılar, Türk tiyatrosu, sineması ve televizyon dünyasının sevilen ve saygı duyulan isimlerinden biridir. Şehir Tiyatroları’nda uzun yıllar sanatını icra eden Erdal Özyağcılar, bu kurumdan emekli olmuş, ancak sahne tozunu yutmanın verdiği tutkuyla kariyerine hız kesmeden devam etmiştir. Tiyatro sahnelerindeki ustalığının yanı sıra, sinema filmleri, televizyon dizileri ve seslendirme çalışmalarıyla da geniş kitlelerin gönlünde taht kurmuştur. Özellikle Bizimkiler dizisindeki Şükrü karakteriyle adeta bir neslin hafızasına kazınmış, Elveda Rumeli’deki Sütçü Ramiz rolüyle de seyircilerin sevgisini perçinlemiştir. Bizimkiler’in Şükrü’sü beyefendi, üstüne başına dikkat eden çocuklarının eğitim ve diğer işlerine son derece dikkat eden aşırı duygusal ve çocuk ruhlu birisiydi.

Bir Neslin Babacan Abisi 1989-1997 yılları arasında Bizimkiler dizisinde hayat verdiği Şükrü karakteri, Erdal Özyağcılar’ın kariyerindeki dönüm noktalarından biridir. Şükrü, apartman yaşamının tüm renklerini yansıtan, biraz sinirli ama bir o kadar da sevecen, babacan bir karakterdir. Özyağcılar’ın doğal oyunculuğu, Şükrü’yü adeta ete kemiğe büründürmüş, izleyicilerin onunla özdeşleşmesini sağlamıştır. Şükrü’nün apartmandaki diğer renkli karakterlerle, özellikle Kapıcı Cafer (Ercan Yazgan), Katil Yavuz (Aykut Oray) ve kiracısı Tak Tak Sedat (Salih Kalyon) ile olan diyalogları, Türk televizyon tarihinin en unutulmaz sahneleri arasında yer alır. Şükrü’nün “Tükürme abi!” repliği, bugün bile sosyal medyada espri konusu olurken, Özyağcılar’ın bu rolle ne kadar derin bir etki bıraktığını kanıtlıyor. Bizimkiler, sadece bir dizi değil, 80’ler ve 90’lar Türkiye’sinin sosyal dokusunu, komşuluk ilişkilerini ve aile bağlarını yansıtan bir ayna gibidir. Özyağcılar, Şükrü rolüyle bu aynada adeta bir başrol oyuncusu olmuş, dönemin apartman kültürünü ve mahalle sıcaklığını izleyiciye hissettirmiştir. Şükrü’nün eşi Nazan (Ayşe Kökçü) ile olan sahneleri, hem komik hem de samimi anlarla doludur ve Özyağcılar’ın partnerleriyle uyumu, dizinin başarısında büyük rol oynamıştır. 

Şükrü’nün apartman sakinleriyle yaşadığı çekişmeler, esprili atışmalar ve zaman zaman ortaya çıkan dayanışma ruhu, diziyi bir kült haline getirmiştir. Örneğin, Şükrü’nün Katil Yavuz’la sürekli didişmesi, izleyicilere hem kahkaha attırmış hem de dönemin mahalle kültüründeki samimi çekişmeleri yansıtmıştır. Dizinin başarısının sırrı, Özyağcılar gibi usta oyuncuların karakterlere ruh katmasıdır. Şükrü, sadece bir baba değil, aynı zamanda romantik bir eş, komşu ve arkadaş olarak izleyicilerin gönlüne dokunmuştur. Özyağcılar’ın Şükrü’yü canlandırırkenki doğallığı, karakterin hem otoriter hem de sevimli yönlerini ustalıkla dengelemesini sağlamıştır. Bu rol, onun kariyerindeki en ikonik performanslardan biri olarak kabul edilir  

Elveda Rumeli ve Diğer Unutulmaz Roller 

Özyağcılar, Bizimkiler’den sonra Elveda Rumeli (2007-2010) dizisinde Sütçü Ramiz rolüyle yeniden izleyicilerin karşısına çıktı. Osmanlı döneminde Makedonya’da geçen bu dizi, hem dramatik hem de mizahi unsurlarıyla dikkat çekerken, Özyağcılar’ın performansı bir kez daha alkış topladı. Sütçü Ramiz’in babacan, dürüst ve ailesine düşkün karakteri, Özyağcılar’ın oyunculuk yelpazesinin ne kadar geniş olduğunu gösterdi. Bu rol, onun sadece komedi değil, duygusal derinlik gerektiren karakterlerde de ne kadar başarılı olduğunu kanıtladı. 

Yabancı Damat’taki Kahraman Baklavacıoğlu, Karadağlar’daki Halit Karadağ ve Sevdaluk’taki Ali İhsan gibi rollerle de Özyağcılar, farklı türlerdeki yapımlarda iz bıraktı. Yabancı Damat’ta bir baklava ustası olarak hem komik hem de duygusal anlar yaşatırken, Karadağlar’da sert mizaçlı bir ağayı canlandırarak dramatik yönünü ortaya koydu. Sevdaluk’ta ise Karadeniz’in sıcakkanlı insanlarını temsil eden Ali İhsan rolüyle, seyircilere hem güldürdü hem de duygulandırdı.

Sinema ve Tiyatroda Bir UstaErdal Özyağcılar’ın kariyeri sadece dizilerle sınırlı değil. 1966’da Ah Güzel İstanbul ile başlayan sinema yolculuğu, Çöpçüler Kralı (1977), Kibar Feyzo (1978), Züğürt Ağa (1985) ve Yılanların Öcü (1985) gibi Türk sinemasının klasikleşmiş filmleriyle taçlandı. Çöpçüler Kralı’nda Hacer’in (Ayşen Gruda) ağabeyi rolünde kısa ama akılda kalıcı bir performans sergileyen Özyağcılar, Züğürt Ağa’da Kekeç Salman karakteriyle seyircileri hem güldürdü hem düşündürdü. Kibar Feyzo’da Zülfo rolüyle feodal düzenin mizahi bir eleştirisini sunarken, Yılanların Öcü’nde Hac’eli karakteriyle dramatik bir derinlik kattı. Bu filmlerdeki rolleri, onun hem komedi hem de dramda ne kadar usta olduğunu gösteriyor.

Bizimkiler’deki Şükrü rolü, onun kariyerinin sadece bir parçası olsa da, bu rolle milyonların kalbine dokunmayı başardı. Şükrü’nün öfkeli ama sevecen tavrı, hepimizin mahallesinde tanıdığımız bir abiyi hatırlatıyor. Özyağcılar’ın oyunculuğu, bu karakterleri sadece birer rol olmaktan çıkarıp, sanki yan komşumuz ya da amcamız gibi hissettiriyor. Onun tiyatro kökenli disiplini, her sahnesine bir derinlik katarken, seyirciyle kurduğu bağ, onu bir sanatçıdan çok daha fazlası yapıyor: bir hikâye anlatıcısı, bir kültür taşıyıcısı. Bugün hâlâ Bizimkiler’i izlerken gülümseyen, Züğürt Ağa’da Kekeç Salman’ın çaresizliğine hüzünlenen ya da Elveda Rumeli’de Sütçü Ramiz’in samimiyetine hayran kalan seyirciler, Özyağcılar’ın sanatının zamansızlığını kanıtlıyor. Onun kariyeri, sadece bir filmografiden ibaret değil; bir neslin anıları, kahkahaları ve gözyaşlarıyla dolu bir hazine. Erdal Özyağcılar, Türk sinema ve tiyatrosunun sadece bir oyuncusu değil, aynı zamanda bir efsanesidir.

Karakter Bilgileri

Doğum Yeri
Bursa
Doğum Yılı
1948

Unutulmaz Replikler

"Abi tükürme"